İsimler Sözlüğü

KEBUTER: (Fars.)

Ka. - Güvercin.

KEFFARET: (Ar.)

Ka. 1. Günahı örten anlamına gelir. 2. Günahların ödenmesi gereken bedeli.

KELAMİ: (Ar.)

Er. - Söze ilişkin, sözle ilgili.

KELEBEK: (Tür.)

Ka. 1. Vücudu kanatlan ince pullarla ve türlü renklerle örtülü, dört kanatlı, çok sayıda türü olan böcek. 2. Narin, ince kadın.

KELİM: (Ar.)

Er. 1. Söz söyleyen, konuşan. 2. Kelimullah: Turu Sinada Cenab-ı Hakla konuşmasıyla Hz. Musaya verilen unvan. 3. Sure-i Kelim: Taha suresi. KELİME: (Ar.) Ka. - (bkz. Kelim).

KEMAL: (Ar.)

Er. 1. Olgunluk, yetkinlik, tamlık, eksiksizlik. 2. En yüksek değer, mükemmellik, değer baha. 3. Bilgi, fazilet.

KEMALAT: (Ar.)

Ka. - İnsanın bilgi ve ahlak güzelliği bakımından olgunluğu.

KEMALEDDİN: (Ar.)

Er. 1. Dinde olgunluğa eren, dinin son derecesi. 2. Din bilgisi kuvvetli. - Türk dil kuralına göre d/t olarak kullanılır.

KEMANDAR: (Fars.)

Er. - Yay tutan, yay tutucu.

KEMYAB: (Fars.)

Ka. - Az bulunan, nadir.

KENAN: (Ar.)

Er. 1. Hz. Yakubun memleketi, Filistin. 2. Yusuf-i Kenan: Hz. Yusuf. - Pir-i Kenan: Hz. Yakub. Hz. Nuhun iman etmeyen oğlunun adının da Kenan olduğu rivayet edilmektedir.